Yol dizaynı ve yapımının, yoğunlaşan trafik ve çevresel sorunların daha iyi bir şekilde çözülmesi amacıyla Avrupa Kireç Birliği tarafından yapılan bir çalışma ile yol üst yapısı asfalt dizaynında sönmüş kireç kullanımının olumlu etkileri bilimsel olarak kanıtlandı. Bu sayede dayanıklı asfalt kaplamalar için kanıtlanmış bir katkı maddesi olan sönmüş kireç kullanımı, son yıllarda Avusturya, Fransa, Hollanda, İngiltere ve İsviçre gibi Avrupa ülkelerinde arttı.
2009 yılında Avrupa Kireç Birliği-Kireç Uygulama Komitesi Asfalt Çalışma Kolu’nun yaptığı bir çalışma ile yol çalışmalarında asfalt yapısının üzerinde sönmüş kirecin olumlu etkileri olduğu bilimsel olarak kanıtlandı. Üretilen sıcak karışımlı asfalt yapısında yüzde 10 oranında sönmüş kireç bulunması hakkında Amerika’da da detaylı çalışmalar yapılıyor. Ancak maalesef Avrupa’da sönmüş kirecin fonksiyonları çok az biliniyor ve dolayısıyla sönmüş kireç kullanımı daha az yaygındır.
Avrupa Kireç Birliği’nin bu çalışması ile ilgili 2010 yılında hazırlanan rapora göre, sönmüş kirecin asfalt yapısında kullanılması çok eskiden biliniyordu. Nem ve suyun asfalt kaplaması için büyük tehdit oluşturduğu dönemde petrol krizinin bitüm kalitesini etkilemesiyle, 1970’li yıllarda sönmüş kirece karşı ilgi arttı. Bu dönemde, sönmüş kirecin en etkili katkı maddesi olduğu gözlendi ve Amerika’da asfalt karışımının yüzde 10’nunda kullanıldığı belirlendi.
Amerika’daki son 40 yıllık sönmüş kireç kullanımının, nemin oluşturduğu zararın üstesinden geldiği görüldü. Rapora göre sönmüş kireç, oluşturduğu kimyasal reaksiyonlar ile bitüm yaşlanmasını azaltıyor. Ayrıca sönmüş kirecin yapıyı normal katkılardan daha fazla sertleştirdiği saptanmış, bu etki oda sıcaklığı üzerinde görülmüş. Sönmüş kireç asfalt karışımının mekanik özelliklerini belirli oranlarda sönmüş kireç katkısıyla düzenliyor. Çatlama dayanımını yüzde 75 oranında artırıyor. Birçok çalışma, yüzde 1-1,5 oranında sönmüş kireç katılmasıyla yapılıyor.
Bazı çalışmalarda, çatlama dayanımını yüzde 77 oranda artırdığı gözleniyor. Düşük sıcaklıklarda, sönmüş kirecin asfalt katılaşma etkisinin diğer katkı maddelerinden daha fazla olmadığı gözlemleniyor ve sıcaklığın kırılma dayanımı üzerinde etkisinin olmadığı görülüyor. Bunun nedeni, sönmüş kirecin, asfalt karışımını oluşturan bileşimlerin güçlü etkileşimleriyle daha etkin olmasıdır.
Sönmüş kireç, sıcak bölgelerde daha etkili!
Oda sıcaklığı üzerindeki sıcaklıkta sönmüş kireç üzerindeki porozite katılaşma etkisini açıklıyor. Sıcaklığa bağımlılık, katılaşma etkisinin değişimleri, sönmüş kirecin neden asfalt yapısını her zaman katılaştırmadığını açıklıyor. Sönmüş kirecin, yüksek sıcaklık bölgelerinde, çatlamanın en fazla olduğu yerlerde daha etkili olduğu görülüyor.
Sönmüş kireç eklenmesinin değişik yolları var. Örneğin, tambur içerisinden, karışımlı filler olarak nemli agregaların kurutulması, kireçsütü gibi, marinasyonlu veya marinasyonsuz tanımlanıyor. Karışım özellikleri, asfalt yapısının mukavemetini etkiliyor. Sönmüş kireç kullanımının, asfalt mukavemeti üzerine büyük etkisi var. Kuzey Amerika’daki arazi tecrübelerine göre yüzde 1-1,5 oranında sönmüş kireç kullanımının, asfalt yapısının mukavemetini iki ila 10 sene içinde yüzde 20-50 oranında artırdığı tahmin ediliyor.
Avrupa’daki tecrübeler Amerika kadar gelişmemiş, fakat sönmüş kirecin asfalt yapısının mukavemeti üzerindeki yararlı etkisi kabul ediliyor. Örneğin Fransa’da kuzey otoban şirketi Fransa Otoban Ağı (SANEF) sönmüş kirecin kullanılması sonucunda, yüzde 20-25 oranında mukavemet değerlerinde artış tespit etti. Buna benzer bir gözlem Hollanda’da görülüyor. Orada otobanların yapımında yüzde 70 oranında kireç ilave edilmiş. Sonuç olarak, kireç kullanımı Avusturya, Fransa, Hollanda, İngiltere ve İsviçre gibi Avrupa ülkelerinde artış göstermiş.
Eğer sönmüş kirecin asfalt yapısı üzerinde olumlu etkisi malzeme çeşitliliği (agrega, bitüm, karışım formülleri) ile birlikte beş kıtayı kapsayacak şekilde gösterilirse, Avrupa tecrübesi Amerika’dan daha düşük seviyede kalıyor.
“Sönmüş kirecin asfalt yapılarında kullanılması, belli başlı Avrupa ülkelerinde açıkça görülüyor” denilen rapora göre, Arjantin, Brezilya, Çin, Hindistan, Iran, Japonya, Kore, Suudi Arabistan veya Türkiye gibi ülkelerde sönmüş kirecin materyal kaynağı olarak kullanılabileceği hakkında çalışmalar olduğu belirtiliyor.
Asfalt yapıda sönmüş kirecin etkisi
Rapora göre, nem zararına karşı yararlı etkisinin ve dona karşı dayanım gücünün yüksek olmasından dolayı Amerika’da 1970’li yıllarda sönmüş kirece yeniden bir ilgi doğdu. Sönmüş kirecin, asfalt yapısının özelliklerini geliştirdiği de ortaya çıktı. Sonunda, sönmüş kirecin, asfalt yapısının ömrünü artıran çok yönlü bir katkı maddesi olduğu görüldü. Asfalt yapısının dayanımını laboratuar ortamlarında ölçmek maalesef mümkün değil, çünkü asfalt yapısını etkileyen birçok etken bulunuyor.
Asfalt yapısını olumsuz yönde etkileyen su, donma çözülme döngüsü, sıcaklık ve UV ışınlarına maruz kalma ve trafik gibi etkenleri değerlendirebilen test metotları hala bulunuyor. Laboratuar testleri malzemeler arasında karşılaştırma yapılabilmesine izin vermesine rağmen, özellikle bilinen arazi şartlarına örnek malzemelerle, arazi koşulları altında malzeme için zaman içinde doğabilecek hata için gerekli bilgi sağlanabilir. Hata zamanının tahmin edilmesi için asfalt dizayn metotlarında kullanılabilen yorulma çatlaması ve kırılma dışında, nemden doğabilecek zarar ve yaşlanma gibi hataların, arazi mukavemet değerlerinin hesaplanması için kullanılması zordur.
Nem zararı ve dona karşı dayanım
Asfalt yapılar için nemden kaynaklanan zarar ve donma-çözülme çevriminin etkisi genel bir durumdur. Bitüm agrega arasındaki bağ, suyun olması durumunda zayıflıyor, agregayı tutması için yeterli gelmiyor bu durum, yüzeye sınırlı olduğu zaman, agrega soyulması ve çözülmesi olarak adlandırılıyor. Kabarma, suyun meydana getirdiği agrega kaybına neden olan zararlı bir etkidir, fakat malzemenin alt kısmında trafikten kaynaklanan su bağlayıcı tabakada basınca sebep oluyor. Eğer bakım yapılmazsa, bu durum yol çukurlarının oluşmasına neden olabilir. Don ve donma-çözünme çevrimleri bu zararlı etkileri tetikleyebilir ve çetin kış şartları yol çukuru oluşumunda başlıca etken olarak görülebilir.
1990’li yılların başlarında Amerika’da yapılan ankete göre, ortalama üç ila dört yıl arasında bakım görmemiş yollarda suyun oluşturabileceği zararlı etkiler görülebiliyor, hatta bazen daha ilk yıllarda oluşabiliyor. Sönmüş kirecin asfalt yapılarının neme karşı dayanımını artırdığı yıllardır biliniyor.
Asfalt yapılarının neme ve dona karşı dayanımını değerlendiren birçok deney metodu bulunuyor. Nemin zeminde verdiği zararı azaltabilecek herhangi bir metot üzerinde ortak fikir birliğine varılmamış. Karışım içinde sudan kaynaklı zarar gördüğü saptanmış arazi yapısında eğer su doygunluğu yüzde 100’e ulaştıysa laboratuarda bu doygunluk net olarak ölçülemiyor. Fakat laboratuar koşulları en fazla yüzde 80 su doygunluğuna ulaşabiliyor.
Kimyasal yaşlanmaya karşı dayanım
Sönmüş kirecin, bitümün kimyasal olarak yaşlanmasını azalttığı önceden gözlenmiş. Sönmüş kirecin, bitümün yıpranmasını geciktirdiğine dair ilk gözlemler 1960 yılında Utah’da yapılmış. Utah Devlet Karayolları Müdürlüğü ile C. V. Chachas ve çalışma arkadaşları, sönmüş kireçle kaplanmış bitüm örneklerinin kontrollerini inceleyerek, iyileştirilmiş asfalt yapılarının referans malzemelere göre şaşırtıcı şekilde daha yumuşak olduğunu gözlemlemiş. Birçok laboratuar çalışması, sönmüş kirecin bitümin kimyasal yaşlanması üzerinde etkili olduğunu onaylamış.
Yaşlanmış bağlayıcıların tekrar iyileştirilmesi zor olduğu için, arazinin yaşlanmaya karşı etkisini göstermesi biraz şüpheli duruyor. Yaşlanma etkisini ölçmek için, yaşlanmanın daha yoğun olduğu üst katmanların ilk santimetre ölçüsündeki değerlerin çıkarılması gerekiyor. Fakat bazı durumlarda, yaşlanmanın etkisini hafifletmek için, daha az yaşlanmış alt tabakadaki bitüm, birkaç santimetre kalınlığında bütün karışım katmanı analiz ediliyor.
Yorulma çatlaması
Asfalt kaplamaların yorulma çatlaması, son zamanlarda incelenen bir olgu. Yorulma çatlaması, tekrarlanan trafik yükleri yüklendiğinde, asfalt yapılarında ilerleyen bir zarar meydana getiriyor, oluşan çatlamalar alt katmanlardan üste doğru yayılıyor. Sonuç olarak, yorulma çatlaması katmanın düşük kalınlıkta olmasından veya katmanlar arasında düşük yapışmadan kaynaklanıyor, ikisi de alt kısımlarda bükülme gerilimini meydana getiriyor.
Karışım formülüne göre, yorulma dayanımının yüksek bitüm içeriği ile arttığı biliniyor veya yüksek performanslı bağlayıcıların kullanımıyla artıyor. Yorulmanın ölçülme şekline göre, yumuşak bağlayıcı yorulma süresini artırıyor (deformasyon kontrollü) veya düşürüyor. Yorulma çatlaması, kaplama katmanlarının dizaynında kullanılan esas ana hata durumudur. Bitüm katmanları, yorulma çatlamasının tasarım süresinin sonuna kadar, Avrupa’da 10-40 yıl arasında görülmeyeceğini garanti edecek kadar kalınlıkta üretilerek tasarımı yapılıyor.
Yorulma süresi, genellikle numune üzerine tekrar eden yüklerin uygulanmasıyla laboratuarda inceleniyor. Yükleme, gerilme veya deformasyon kontrollü olabiliyor. Gerilme kontrollü deneylerde, numunenin kırılma noktasında hata kolayca tespit ediliyor. Deformasyon kontrollü deneylerde, numune modülünün yüzde 50 düşmesiyle hata tanımlanıyor. Hata döngü sayısı, yükleme şiddetinin fonksiyonu olarak ölçülüyor. Asfalt yapılarının yorulma dayanımını test etmek için Avrupa Standartları var.
Termal kırılma
Sıcaklık çatlaması genellikle soğuk bölgelerde görülüyor. Soğuk bölgelerde, düşük sıcaklığın bitüm üzerinde etkisi oluyor. Sonuç olarak, termal büzülme soğumaya bağlı olarak oluşuyor, malzemenin dayanımı üzerinde gerilme oluşturarak çatlamalar meydana getiriyor. Buna karşın, termal çatlama soğuk bölgelerle sınırlı kalmıyor. Uzun gece gündüz süreleri, üst seviyeden aşağıya doğru çatlamalara neden oluyor.
Karışım formülüne göre, yorulma çatlaması gibi termik dayanımın da yüksek bitüm içeriği ile veya yüksek performanslı bağlayıcıların kullanımıyla arttığı biliniyor. Yumuşak bağlayıcılar çatlama dayanımını artırıyor. Termal kırılma, numunenin laboratuarda ölçülü soğuk döngüye tabi tutularak, üzerinde çalışma yapılıyor. Numunenin ölçüleri, tutarlı kalıyor. Bundan dolayı termal gerilmeler soğuk ile artıyor. Numunenin kırılma sıcaklığı kaydediliyor.
Sönmüş kireci, asfalt yapılarına nasıl ekleyebiliriz?
Asfalt uygulama alanlarında, sönmüş kireç eklenmesi için çeşitli yollar bulunuyor. Sönmüş kireç içeriği genellikle kuru agreganın yüzde 1-2,5 oranında bulunuyor, ortak kabul yüzde 1-1,5 arasındadır. Birçok karışım formülleri, metotları sönmüş kireci mineral filler olarak düşünüyor. Sonuç olarak, filler içeriği, sönmüş kireç eklendiği oranda azalıyor, bunun sonucunda toplam filler içeriği sabit kalıyor.
Uluslararası Kireç Birliği, Amerika’da sönmüş kirecin karışıma katılmasıyla ilgili olarak kullanılan metotları yayımlamıştır. Amerika’da uygulanan metotlara, Avrupa’da uygulananlar eklenmelidir. Sönmüş kireç eklemesi için en iyi metodu belirlemek ile birçok metot çalışmalarda birbirleriyle karşılaştırılmış. İlginç olarak, bütün metotlar sönmüş kirecin eklenmesinden yararlanılması için eşit olarak bulunmuştur. Bunun yanı sıra, verilen metodun seçilmesini etkileyen ana faktörler, fabrika müdürü ve yerel spesifikasyonlara göre seçiliyor.
Asfalt uygulamalarında saf sönmüş kireç
Sönmüş kireç, karıştırıcıya direk olarak belirli silolar tarafından asfalt uygulama alanına eklenebiliyor. Beton santralindeki duruma göre, en yaygın metot sönmüş kireci ölçen cihazla, diğer mineral katkıları ölçenle aynı olmasından oluşuyor. Kurulum, sönmüş kireç silolarının helezon taşıyıcı olarak adlandırılan sistemle bağlanmasından oluşuyor.
Sürekli fabrika durumunda, en yaygın metot sönmüş kireci döner kanatlı besleyiciye doğru ağırlık potalarına dağıtılmasından oluşuyor. Sönmüş kireç, helezon taşıyıcılarına doğru tambura enjekte ediliyor. Giriş noktası, karıştırıcı enjeksiyon noktasından 1 metre önce bulunuyor. Bu metot, Avrupa’da (Avusturya, Fransa, Almanya, İngiltere) ve Florida, Georgia, Montana ve Teksas’ta kullanılıyor. Sürekli fabrikalarda bu teknolojinin ilk uygulamaları, sönmüş kirecin karıştırıcıya toz kayıplarından dolayı başarısız bir şekilde karışımından kaynaklanıyor. Sönmüş kireç beslemesinin düzenlenmesiyle bu problem yuvarlak halka şeklindeki yönlendirme plakalarıyla çözülebiliyor.
Kapasite durumuna göre, sönmüş kirecin mineral doldurucuya göre daha düşük görünen yoğunluğu vardır ve dolu kamyonun boşaltılmasında en düşük kapasitenin 70 metreküp olması gerekiyor. Silonun nem gidericilerle silonun konisinden 1 metre yukarda hava giriş kanallarıyla havalandırma sistemi vardır. Silo üst kısmında küçük filtre ünitesiyle yapılandırılmıştır.
Karıştırılmış doldurucu olarak sönmüş kireç
Sönmüş kireç, mineral katkılariçin kullanılan silolar kullanılarak asfalt uygulama alanlarında eklenebilir. Bu durumda, sönmüş kireç uygulamadan önce, katkılarla karıştırılmalıdır. Birçok şirket karıştırılmış katkıları tedarik etmektedir. Karıştırılmış katklar, agrega için asfalt yapılarında standart ürün olarak Avrupa’da ve çeşitli kategorilerde belirli spesifikasyonlar içerisinde tanımlanıyor.
Birçok Avrupa ülkesinin, karıştırılmış katkılarla tecrübeleri var. Bütün ülkelerde, hedeflenmiş sönmüş kireç içeriği, yüzde 1-1,5 oranındadır. Bu orana göre karıştırılmış doldurucuda sönmüş kireç içeriği ayarlanmalıdır. Sonuç olarak, Hollanda’da bütün gözenekli asfaltlar için, yüzde 25 oranındaki sönmüş kireç Ka25 formalarında belirtilmiş. Almanya Ka25 formlarıyla oldukça tecrübe sahibidir, fakat daha fazla kategoriler pazarda bulunuyor. Her iki ülkede de, fillerin miktarı, yıkanmış kum kullanılması sayesinde birçok yüzey karışımlarında yüksek (yüzde 5-10) kullanılmış.
Buna karşın, Fransa karıştırılmış katkıları yüksek miktarda sönmüş kireçle kullanıyor. Fransa’da kullanılan uygulama, yüzde 75’e varan oranda sönmüş kireçle karıştırılmış katkıların yıkanmamış kumun kullanılması sonucu olarak eklenmiş fillerin düşük miktarlarda (yüzde 2 oranında) verilmesiyle tedarik ediliyor.
Diğer formlarda sönmüş kireç eklenmesi
Sönmüş kirecin asfalt yapılarına eklenmesinde farklı metotlar bulunuyor. Bütün bu ilave metotlar Avrupa’da tam olarak kullanılmıyor, fakat Amerika’da oldukça gelişmiş. Bu metotların birçoğunda, agrega ile sönmüş kireci karıştırmak için yoğurma değirmeni kullanılıyor. Bantlı konveyörde agrega üzerine püskürtülebiliyor, fakat tozdan dolayı kaybedilen malzemeden ötürü tercih edilmiyor.
En yaygın metot, sönmüş kirecin kuru formda eklenmesinden oluşuyor. Yoğurma değirmeni kullanılarak ıslak agrega üzerine uygulanıyor. Hala, bazı Gürcistan fabrikalarında, kuru agrega ile işlem yapmak tercih ediliyor. Aynı zamanda, California ve Utah gibi eyaletler kuru sönmüş kireç yerine kireç sütünün kullanıyor. Bu kireç sütü sistemi kurmayı gerektiriyor. Kireç sütü metodu, Colorado, Florida ve Teksas’ta bazı fabrikalarda kullanılıyor. Sonuç olarak, bazı eyaletlerde, 24-48 saat içerisinde marinasyon periyodu belirlenmiş. Agrega, taşocağında marinasyon için, işlem görebiliyor ve stok yapılabiliyor. İşlem görmüş marine edilmiş agrega asfalt fabrikalarında işleme tabi tutulabiliyor.
Marinasyon işlemine, killi agregaların daha çok iyileştirilmesi için izin verilmesi düşünülüyor. Bunun yanında, kalite kontrolü çok basit çünkü stoklanmış malzeme üzerinde sönmüş kireç içeriği direk olarak ölçülebiliyor.
Marinasyon işlemi, sönmüş kirecin rekarbonizasyon riskinden dolayı çok uzun yapılmamalıdır. Bu yüzden en uzun marinasyon süresi belirleniyor. Örnek olarak, Nevada’da 45 günden fazla yapılmamalıdır. Rekarbonizasyonun altı aydan sonra bile, stok sahasının 8 santimetre üzerinde olduğu görülmüştür.
Amerika’da mukavemette artış gözlenmiştir
Kaplama mukavemeti üzerinde Amerika’da elde edilen tecrübeler iyi bir şekilde belgelenmiş. Daha önce bahsedildiği üzere, Uluslararası Kireç Birliği’nin 2003 yılında yaptığı araştırmaya göre, sönmüş kirecin yaptığı iyileştirme sayesinde asfalt yapılarının mukavemeti hakkında kesin rakamlar verilmiş. Bu araştırma, bütün ilgili kurumlara gönderilerek sönmüş kirecin kullanılması hakkında tecrübeler elde edilmiş.
Bütün bu bilgilerden, bütün yol tipleri için ömür süresi sönmüş kirecin eklenmesiyle 2-10 yıl arasında arttığı gözlenebiliyor. İyileştirilmemiş yollar için beklenen ömür süresi, 5 -20 yıl arasında değişiyor ve iyileştirme sonucunda yüzde 20’den yüzde 50’ye varan oranda daha yüksek mukavemet elde ediliyor. Sadece Gürcistan’da iyileştirilmiş karışımlarda herhangi bir değişiklik saptanmamış (düşük hacimli yollar için).
Avrupa’da mukavemette artış gözlenmiştir
Avrupa’daki durum ne yazık ki Amerika kadar tam olarak belgelenmemiştir. Bölgesel tecrübelere dayanarak, sönmüş kirecin yararlı etkisinin kaplama ömrü beklentisinin yüzde 20-25 oranında mukavemette artışa izin verdiğini gösteriyor. SANEF, sönmüş kirecin aşınma katmanının mukavemetini yüzde 20-25 oranında arttırdığını söylüyor. Örnek olarak ilk uygulama, gözenekli asfaltlarda, Paris ile Lille arasında 1984 yılında A1 otobanında uygulanmış. Bu otoban, SANEF ağının bir parçası, bu otoban günde yüzde 27 oranında ağır yüklü araçlarında bulunduğu 35 bin aracın geçtiği en yoğun otobandır. Ressons ile Compiègnes (Lille-Paris yönünde) arasında gözenekli asfaltın 10 kilometresi sönmüş kireç ile ve plastik parça kırıntılarıyla iyileştirilmiş. Bu iyileştirme 16 yıl devam etmiş. Gözenekli asfaltın polimer düzenleyici ve sönmüş kireçle uygulandığı Reims’de A4 otobanının ömrü bu sayede 17 yıl uzamıştır. İyileştirilmemiş gözenekli asfalt yapılarında, 12 yıl ömür veriliyor.
Danimarka’da elde edilen tecrübelere dayanarak, sönmüş kireçle mukavemette yüzde 20 oranında artış gözlenmiş.
Hollanda, asfalt yapıları için sönmüş kireç kullanımını belirlemiş. Hollanda’daki asfalt yapıları özellikle düzenlenmemiş 70/100 nüfuz bitüm sınıfında yapılıyor ve yüzde 70 oranında ağı kapsıyor. Bu karışım beklenen ömür değeri için 11 yılı veriyor. Sönmüş kirecin mukavemet üzerinde artış yaptığına dair herhangi bir referans bulunmuyor. Sönmüş kireç kullanılmaması nedeniyle, zamanından önce hata oluştuğu gerçeği biliniyor.
Sonuç olarak, Avrupa’da görülen mukavemette artış, Amerika’da yayımlanan bilgilerle örtüşüyor. Tüm dünyadaki arazi tecrübelerine dayanarak, sönmüş kirecin asfalt yapılarının mukavemet değerini en azından yüzde 20 oranında arttırdığı sonucuna ulaşılabiliyor.
Sönmüş kireci asfaltta ilk Amerika kullandı
Sönmüş kireç, asfalt yapılarda çok önceden kullanılmaya başlanmıştı. Amerika’da National Vulcanite şirketi 19. yüzyılın sonlarında Washington DC ve Buffalo’da sönmüş kireç kullandı. Sönmüş kireç içeren tescilli asfalt yapı “Vulcanite” olarak adlandırılıyor. 20. yüzyılın başlarında, Amerika’da “Warrenite” adli tescilli asfalt yapı formülleri kullanılıyordu.
Birkaç yıl sonra sönmüş kireç hala yaygın şekilde filler madde olarak kullanılmaktaydı. Aynı zamanda, Fransa’da Duriez ve Arrambide, bitüm ve agrega yapışmasını artırdığını açıkladı. 1950’li yıllarda İngiltere, Fransa ve Almanya’da sönmüş kireç havalimanlarında kullanıldı.
1970’li yıllarda Amerika’da sönmüş kireç kullanımına karşı ilgi arttı. Buna neden olarak, 1973 yılında petrol krizine bağlı gelişen bitüm kalitesindeki düşme gösterilebilir. Bu yıllar nemin ve ayazın kaplama etkisine olan zararının en çok hissedildiği yıllardır. Çeşitli katkı maddelerinin asfalt yapısına etkisi test edilmiş ve sönmüş kirecin en etkin olduğu gözlenmiştir. Sonuç olarak Amerika’da asfalt yapılarının yüzde 10 oranında sönmüş kireç içerdiği tahmin ediliyor.
Amerika’daki son 40 yıllık sönmüş kireç kullanımının, nemin oluşturduğu zararın üstesinden geldiği görülmüş. Raporda detaylı incelendiği üzere, sönmüş kirecin kimyasal bitüm yaşlanmasını azalttığı biliniyor. Ayrıca sönmüş kireç kullanımının asfalt yapısının mekanik özelliklerini sıkılaştırdığını dolayısıyla çatlama dayanımına karşı etkisi var. Kırılmaya karşı dayanımın da arttığından bahsediliyor. Amerika’da sönmüş kireç ilavesinin, asfalt yapısının mukavemetini 2 ila 10 sene içinde yüzde 20-50 oranında artırdığı tahmin ediliyor.
Avrupa’daki kullanım, Amerika kadar gelişmemiş, fakat asfalt yapıları üzerinde sönmüş kireç kullanılmasının olumlu etkisi biliniyor. Örnek olarak, Fransa’daki Fransa Otoban Ağı (SANEF) şirketi, Fransa’nın kuzeyinde 1,740 kilometrelik otobanda sönmüş kireç kullanmış. SANEF, otobanlarda yüzde 20-25 arasında mukavemet artışını gözlemiş. Aynı gözlemler, Hollanda’da yapılmış ve yüzde 70 oranında otobanlarda kireç kullanımı yaygınlaştırılmış. Sonuç olarak, kireç kullanımı Avusturya, Fransa, Hollanda, İngiltere ve İsviçre gibi Avrupa ülkelerinde artış göstermiş.